11 Ocak 2014 Cumartesi

Antoryum (Flamingo çiçeği /

ANTORYUM SAKSI BAKIMI

 (FlamAntoryumingo çiçeği / Anthurium)

Ofislerde ve ev salonlarında bakımı yetiştirilmesi kolay olan antoryum en az orta derecede nemli hava ister; yazın yarı gölgeli kışın daha güneşli bir yerde bütün yıl kesintisiz çiçek açar.
 Antoryum çiçeği bakımı hakkında detaylara girmeden önce özetle şunu bilmelisiniz: Birçok tropikal bitkiden, hatta devetabanından bile daha uyumludur. Bir parça güneş alabilmesi şartıyla bütün yıl kesintisiz çiçek açar. İstanbul’un orta dereceye yakın nemli havası antoryumlara yeterli olabiliyor. Yıllarca yetiştirmişimdir. Antoryum yetiştirmede başarılı olmak için aşağıda yazdıklarımı harfiyen  uygulamak zorundasınız.

Antoryum Nasıl Ortamda Yetiştirilir ?
  Doğuya bakan pencere önü, pencere tülünden filtrelenerek gelen sabahtan öğleye kadar güneş, bol nemlilik ve havadarlık en sevdiği ortam gereksinimleridir. 15 dereceden serin veya 25 dereceden sıcak günlerde ev içi hava cereyanından  korumalısınız.

Sıcaklık: Gece en düşük 20 derecede, gündüz en yüksek 28 derecede tutabilirseniz büyümesi gelişmesi hızlı olur. Daha serinde, ısı düştükçe antoryumların gelişimi yavaşlar. Kışın iyi ısıtılmayan evlerde, güneş alması şartıyla ve ısı 10 derecenin altına uzun süreli düşmezse gelişime yavaş da olsa devam eder. Sıfırın altı soğuklar ölmesine sebep olur. 32 derece üstünde sıcaklarda yapraklarda ve çiçeklerde bozulmalar olabilir; buna önlem için sıcaklık arttıkça nemin de bolca artması şarttır.

Antoryum' un Nemini Nasıl Koruyabiliriz? 
geniş bir tepsiye çok sayıda büyük çakıl taşları koyulur. Çakıl taşlarını aşmayacak seviyede su doldurulur. Saksı bunun üstüne konur. Saksı dibi suya temas etmemeli. Çakıl taşlarının yarı yarıya suda olması sıcaklığa göre buharlaşma için otomatik bir cihaz gibi iş görür. Antoryum yapraklarına arada sırada (25 derece üstü sıcaklıklarda her gün öğleden sonra) su püskürtülmeli. Daha profesyonelce, daha hızlı ve bereketli antoryum yetiştirmek istiyorsanız, bulunduğu yerin havasının nemliliğini bütün gün en az %85 oranında olmasını sağlayın ve bir vantilatörle odada esinti oluşturun.

Antoryum Güneş İstermi ?
 Antoryumlar günde 4 saat kadar güneş almalı. Direkt güneş zarar vereceğinden dolayı, güneş pencere tülünden süzülüp antoryum yapraklarına ulaşmalıdır.  Filtrelenmiş güneş çiçeklere zarar vermez, bir çiçek birkaç hafta (iki ay kadar hiç solmadan) dayanabilir. Filtrelemenin uygun ölçüsünü: Pencere tülü, direkt güneş ışınlarının ısıtıcılığını filtreleyerek zor hissedilir derecede düşürmelidir. Antoryumunuz yeterince güneş alırsa ve toprağının besleyiciliği iyi ise, bu şartlarda büyümesi gelişmesi hızlı olur, çiçekleri büyük olur ve asla çiçeksiz kalmaz. Kasım sonu – şubat sonu arası dönemde güneş tamamen direkt gelmelidir.
Dinlendirme: Birkaç yılda bir sağlamak iyi olur. 8 – 10 derece serin, güneş almayan aydınlık bir odada kasım ortasından ocak ortasına kadar antoryumlarınızı dinlendirebilirsiniz. Bu dönemde sulama toprak beşte üç oranında kuruduğu zaman yapılmalı.

Toprak Bakımı Nasıl Olmalıdır ?
 Antoryum kökleri “havadar” ve doğal organik besleyicilerce zengin toprak istiyor. Humuslu, yaprak çürüntülü, ağaç kabuklarının ve dalların çürümüş parçaları ile karışık iyi bahçe toprağı, ponza taşı ve biraz da çürümüş sığır gübresi antoryumlar için en iyi toprak karışımı olur. Örnek bir toprak karışımı:
2 ölçü iyi bahçe toprağı + 2 ölçü ponza taşı + 1 ölçü sığır gübresi + 1 ölçü yaprak çürüntüsü + 1 ölçü kestane toprağı.
Genelde satın alınan antoryum bitkileri torf içinde gelir ve sık sulama sonucu bitkiler ölür. Bunun önüne geçmek için saksı toprağı değiştirilmelidir. Antoryum toprağının yüksek drenaj özelliği olmalıdır. Eğer toprak her sulandığında çamurlaşırsa bitki ölür. Aslında bitki köklerinin tamamen suda kalması bitkiyi öldürmez tabiatta bazı antoryumların bir kısım kökleri tamamen sudadır. Buradaki problem köklerin havasız kalması ve çürükçül bakterilerin üreyip bitkiyi öldürmesidir. Antoryum doğal koşullarda tropik yağmur ormanlarında ağaç altlarında veya kaya üstlerinde yetişir. Havai kökleri yardımıyla havanın nemini alır ve bu yolla beslenir. Köklerin yüksek oksijen isteği ve yüksek nem ihtiyacı simüle edilerek toprak karışımları hazırlanmıştır. Bazı profesyonel yetiştiricilerin önerdiği saksı harcı %30 oranında bio- kompost, %40 oranında orkide toprağı, %20 torf ve %10 perlitten oluşmaktadır ancak Tübitak destekli yapılan bir araştırmada yalnızca pomza içerisinde sağlıklı antoryumların yetiştirilebileceği kanıtlanmıştır. Bu malzemelerin bulunmaması durumunda toprak karışımı olarak 1:1:1 oranlarında ağaç kabuğu kompostu, perlit ve torf karışımı kullanılabilir. Havalanmayı artırmak amacıyla ince kıyılmış odun kömürü eklenir. Eğer ağaç kabuğu kompostu bulamazsanız 1:1 torf- perlit karışımı kullanabilirsiniz. Toprak karışımı hazırlarken toprak tarifine harfiyen uyulmasına gerek yoktur ancak gerekli koşullara bağlı kalınması bitki sağlığı için önemlidir.
.

Besin / vitamin vermek: Organik maddelerce zengin bir karışım sağlamışsanız antoryum için besin ilk iki yıl hiç gerekmez. Üçüncü yıl mayısta başlayarak ekim ayına kadar orkide besininden ayda bir vermelisiniz. Sonraki yıl nisanda toprağı yenilemeniz şarttır.
Bunun haricinde, yapraktan besin vermek iyi olur. Antoryumlar doğal ortamlarında yapraklarıyla çeşitli besin ve mineralleri alırlar ve yapraklarında depolarlar. Yapraktan besleme bu yüzden faydalı bir takviye olur. Ayrıca beğenmediğiniz yaprakları kesmeyin. Sararsalar bile “çürümedikçe” kesmemeli, kurumasını kendiliğinden düşmesini beklemelisiniz. Orkide besinini dozajı biraz azaltılmış olarak vermelisiniz. Fakat yaprakları ıslatmadan, bir defalık fısfıslamayla zerreler yapraklara saplara konsun yeter. Antoryumunuz hızlı büyümüyorsa haftada bir yapın daha fazla yapmayın. “Topraktan besin veriyorum, yapraktan da verince doz aşımı olur mu” diye sorarsanız: Hayır, iki tarz beslemenin etkileri tamamen ayrıdır doz aşımı söz konusu olamaz. »
Güzelliğini kaybeden çiçekleri tohum oluşturmaya yönelirse buna dikkat edin, hemen sap ucundan kesin atın yoksa bitkinin gelişimini yavaşlatır. Sapı kesmeyin kendiliğinden kurusun.

Antoryum'un Sulaması Nasıl Yapılmalıdır ?
 Kireçsiz (pH derecesi nötr) ve oda sıcaklığında su ile sulayacaksınız. Gerçi antoryumlar için pH derecesinin pek fazla önemi yok, tecrübelerimden bilirim. Sulama sıklığı: Toprağın nemliliği değil elinizi ıslatabilirliği gidince tekrar sulayın. İşte ne sıklıkta sulayacağınızı böyle ayarlayacaksınız. Serinde dinlenme zamanlarında toprak yarı yarıya kuruyunca sulayın. Her bitkide olduğu gibi antoryumda da saksı dışına sızan suyu toprak geri emmemeli, gerekeni yapmalısınız. Bu anlattığım sulama dengesinin fazla altında kalırsanız yapraklarda ve köklerde ciddi zararlar oluşur. Aşırıya kaçarsanız bu sefer yapraklarda sağlık kaybı, sararma ve köklerde çürüme olabilir.

Gübreleme
Yağmur ormanlarında antoryumlar elinde spreyle gezen biri olmadığından besin ihityaçlarını doğal yollarla karşılarlar. Afrikadan esen büyük toz fırtınaları bitkiler için yarayışlı birçok mineral taşır. Antoryumlar yağmurun indirdiği bu besinleri uzun kökleriyle alarak beslenirler. Çürümüş yaprak ve agaç kabukları bir diğer beslenme kaynağını oluşturur. Antoryumların doğal beslenmesinden de anlaşıldığı üzere çok düşük oranlarda beslenmelidir. Yüksek ışık yoğunluğunun olduğu yaz ayların azotça zengin gübrelerle, ışık yoğunluğunun düştüğü kış aylarında dengeli gübrelerle gübrelenmelidir. Örneğin orkideler için kullanılan sıvı gübreler antoryum için kullanılacak olursa üzerinde yazan gübreleme reçetesinin 1/2, 1/3 oranında gübreyle gübrelenmelidir. Antoryum için herzaman az gübre, çok gübreden daha iyidir, gübreleme haftada bir ancak az dozda yapılmalıdır. Haftalık gübrelemenin yanında ayda bir dolomit ( Kalsiyum nitrat ) gübrelemesi 5 litre suya 1 yemek kaşığı olacak şekilde yapılırsa diğer tropikal bitkiler gibi antoryumuda mutlu edecektir.

Antoryum Nasıl Çoğaltılır ?
Kökten yavru verirse bunlar 15 hazirandan yaz sonuna kadar ayırmakla çoğaltılır. Yoksa, ve eğer antoryumunuzun gövdesi biraz uzamışsa dibe yakın kesin ayrı saksıya dikin. Bunu yazın sıcaklar baş gösterdiği zaman yapmalısınız. 15 haziran ve sonrası iyi bir zamandır. Kısa sürede köklenir, büyümeye başlaması en geç bir buçuk ay içinde olur. Kestiğiniz kök ise en az bir filiz verir o daha hızlı büyür.
Çoğaltma ortamı: Hava nemliliği köklendirme sürecinde çok daha fazla olmalı.

Kauçuk Ağacı Bitkisi :



Kaucuk Saksı Bitkisi

Evlerimizde, işyerlerimizde ve ofislerimizde büyütmesi basit olan süs bitkisidir. İri ve güzel yapraklı bitkinin yaprakları geniş ve alımlıdır. Belirli aralıklarla kendini yeniler. Basit büyümesi, hızlı gelişmesi ve her ortama uyum sağlamasından dolayı çok fazla tercih edilir. Neredeyse tüm toprak çeşitlerinde büyür. Aynı toprakla uzun süre kalabilen Kauçuk Ağacı bitkisi, yılda bir kez olmak üzere toprak ilavesi istemektedir. Kauçuk ağacınızın gösterişli halini koruması için belirli aralıklarla bitkinize vitamin ve mineral desteğini sağlamalısınız. 
 
Kauçuk Ağacı bitkisinin yetiştirilmesi, bakımı ve sulanması:
 
*Yılın belirli gününde sararmış veya çürümüş yaprakları makas yardımıyla budanmalıdır.
 
 *Kauçuk bitkisi rahat bir şekilde büyümek için güneş ışığına ihtiyaç duyar.
 
*Güneş ışığını aldığı bölgedeki yapraklar güneşe doğru bir eğilimde bulunur.
 
*Güneş ışığına yönelen bölgeyi belli aralıklarla bitkinin diğer güneş almayan kısımları ile yön değiştirilmelidir.
 
*Yaprakları bulunduğu ortamda herhangi bir cisme temasta bulunmamalıdır.
 
*Rüzgârdan ve hava akımlarından her bitki gibi Kauçuk ağacı da olumsuz yönde etkilenmektedir.
 
*Bu sebepten ötürü Kauçuk ağacı bitkisi rüzgârdan ve hava akımından korunmalıdır.
 
*Sulanırken önemli olan kuralların başında suyu bitkinin her bölgesine ulaşacak şekilde dökülmesi gerekiyor olduğudur.
 
*Bitkimizi sulamada kullandığımız kab her daim aynı ölçüde olmalı, sulama günlerimizde sabit ve aynı miktarda su kullanılmalıdır. Bitkide anormal bir gelişim görmediğimiz sürece sulama tekniğimizi değiştirmemeliyiz.
 
*Sulama çeşitleri yaz ve kış ayları olmak üzere iki türde yapılır.
 
*Yaz aylarında havanın sıcak ve nemli olmasından ötürü bitkinin toprağının kolay kuruyacağından Kauçuk ağacına haftada bulunduğu ortama göre 1 ya da 2 kez su verilmelidir.
 
*Kış aylarında havanın soğuk olması nedeniyle ilk dikkat edilmesi gereken konu çeşmeden alınan soğuk suyun direk olarak bitkiye verilmesi bitkinin üşümesine, zamanla yapraklarının sararması, dökülmesine ve bitkinin kökünde çürümeye sebep olacaktır.
 
*En çok dikkat edilmesi gereken husus kış aylarında bitkilerimiz bulunduğu ortamda hava sıcaklığının en az 12 °C olmalıdır. Bu derecenin altındaki hava şartlarında bitkimizin yapraklarında sararma, solma ve bozulmalar başlar.
 
*Özellikle kış aylarında bitkilerimizi sularken en çok dikkat edilmesi gereken konu bitkinin suyunu oda sıcaklığında vermemiz gerektiğidir.
 
Kauçuk Ağacı Bitkisinin Çoğaltılması:
 
*Kauçuk ağacında birkaç dal gövde var ise bunların bir tanesini gövdeye yakın bir yerden keserek belli bir süre suya koyarak köklenmesini sağlamalıyız.
 
*Bu işlemden sonra köklenmiş dalımızı yeni bir saksıya uygun toprak ve uygun saksıya dikerek yeni bir Kauçuk ağacı bitkisi elde edebiliriz.
 
*İşyerimizde, ofisimizde, evimizde çok büyümüş ve alt bölümünde yapraklarını dökmüş Kauçuk ağacı bitkinizin altındaki boşluğu, bitkinin toprağından çıkan gövdenin 35-40 cm üstünden keserek bitkimizi aynı köklendirme işlemine tabii tutarak 2. bir Kauçuk çiçeği elde etmiş oluruz.
 
*Kauçuk çiçeğinizin saksıda kalan kesilmiş bölümünü hava akımından korumak amacıyla bu bölümü dondurucu silikon veya mum gibi cisimlerle havayla olan ilişkisini kesmelisiniz. 
 
*Zamanla toprakta kalan kısım yaprak vermeye başlayacaktır.
 
*1. ve 2. Kauçuk ağacı bitkinize de aynı sulama, yetiştirme ve bakım işlemlerini uygulamalısınız.

9 Ocak 2014 Perşembe

Müge Çiçeği Yetiştirilmesi, Sulanması, Toprak - Saksı Değişimi, Çoğaltılması, Budanması Hakkında Bilgiler

Müge Çiçeği

 Müge Çiçeği Bitkisi
Çok değişik renklerde olan müge çiçeği bitkisi genellikle mezarlıklarda bulunmasına rağmen yüzyıllar boyunca çok değerli bir çiçek olarak kabul edilmiş ve birçok devlet ile kişinin simgesi haline gelmiştir
Müge Çiçeği Bitkisi Nasıl Yetiştirilir?
*Doğrudan güneş ışığı istemeyen bu bitki dolaylı ışıklardan da yararlanabilir.
*Çok fazla soğuk ve sıcak havada bırakma çiçeğin yapraklarına,çiçeklerine ve köklerine zararlıdır.
*Saksı değişimi iki yılda bir olmak üzere sıcak ayların başladığı zamanlarda yapılmalıdır.
Müge Çiçeği Bitkisi Nasıl Sulanmalıdır?
-Yaz aylarında ise bitkinin suya olan ihtiyacı artacağından bitkiye verilen suyun arttırılması gerekmektedir.
-Su toprağın her tarafına ulaştırılmalıdır.
-Bitkiyi sularken kullanılan kap her sulamada aynı ölçüde, sulamalar aynı günde ve aynı miktarlarda su dökülmelidir.
-Müge çiçeğinde çok büyük bir değişiklik görülmediği sürece sulanmada kullanılan kap, ölçü ve su miktarı değiştirilmemelidir.
*Müge çiçeği bitkisini yetiştirmede en önemli kural kış aylarında oda sıcaklığının 12 °C nin altında olmaması gerektiğidir.
*Müge çiçeği bitkisi genellikle yaz aylarında çiçek açar ve çiçeklerini kış aylarına doğru dökerek bir dinlenme sürecine girer.
*Bitkiye kış aylarında musluktan aldığımız soğuk çeşme suyunu vermemeliyiz. Verdiğimiz su oda sıcaklığında olmalıdır.
Müge Çiçeği Bitkisi Nasıl Bakılır?
*Hava akımlarından kolay etkilenen müge çiçeği bitkisi bu etkiden korunmalıdır.
*Kış aylarında bitki aşırı soğuktan korunmalıdır.
*Müge çiçeği bulunduğu yerde başka cisimlerle temasta bulunmalıdır.
Müge Çiçeği Bitkisi Nasıl Beslenir?
*Müge çiçeği bitkisi her çiçekçiden ve seradan alınabilecek vitamin ve mineraller ile yılda en az bir kere topraktan verilmek üzere beslenmelidir.
*Bu beslenme bitkinin ömrünü uzatacağı gibi çiçeğinin daha güzel görünmesini ve daha çabuk büyümesini sağlayacaktır.
Müge Çiçeği Bitkisi Nasıl Çoğaltılır?
*Müge çiçeği bitkisinin çoğaltılması için en uygun zaman nisan ayıdır.
* Müge çiçeği bitkisinin çoğaltılması kökten ayırma yöntemi ile yapılmaktadır. Bu yöntem hem zahmetsiz hem de her ortamda yapılabilecek bitki çoğaltma yöntemidir.
*Çoğaltılması sırasında köklerinden ayrılan müge çiçeği en kısa sürede ayrılan köklerinden başka bir saksının içine dikilerek çoğaltılır.
*Kökten ayrılan 2.bitkimiz en kısa zamanda büyüyerek çiçek verir.
*1. ve 2. müge çiçeği bitkimizde de aynı sulama, yetiştirme ve bakım işlemlerini uygulamalıyız.
 
Müge Çiçeği 
Müge eskiden tüm bahçelerde modaymış. Çok hızlı yer örtücü oluşu (20 cm), çiçekleri (kokulu), çiçekten sonraki meyveleri güzel ama müge aynı zamanda bahçede büyük bir tehlike! Çünkü dikildiği alanda çoğalırken etrafında ot dahil hiçbir soğanlı ya da mevsimlik bitki gelişimine izin vermiyor, her yeri kaplıyor.
İngiltere ve Amerika’da müge gelenek olarak ince ve uzun beton – tahta setlerde tek başına dikiliyor. Ancak sınırlandırılırsa kontrol edilebiliyor. Saksılar için de uygun. Gölgeli, rutubetli alanlar esas tercihi. Yaprağını döken ağaçların altında bol yaprak çürüğü, humus içinde çok mutlu oluyormuş. Satın aldığınız ya da söktüğünüz soğanları dikim ve üretim için ağustos – eylül aylarında toprak yüzeyinden 5 cm derine, toprağa paralel bir şekilde yerleştirin. Soğanları Türkiye’de bulmanız zor. Yurtdışından isteyin. Kışın üst gövde yok olacak, korkmayın. İlkbaharda daha fazla bir şekilde ortaya çıkacak. Yaprakları dolu dolu ve yeşil. Beyaz çan şeklinde bir sap üzerinde dizili çiçekleri; ‘Plena’katmerli, ‘Rosea’ pembe, ‘Fortin’s giant’ iri çiçekli olabileceği gibi ‘Variegata’ türü de altın renkli çizgili yapraklıdır.
Müge Çiçeği 

Müge Çiçeği

Müge Çiçeği

8 Ocak 2014 Çarşamba

Orkide Sulama


Evde yetiştirdiğimiz orkideler tropik ve yarı tropik ormanlar da ağaç üzerlerin de kökleri havayla temas edecek şekilde yaşamaktadır. Kökler o kadar gelişmiştir ki hava neminden faydalanabilir ve zaman zaman yağan yağmuru emip içerisindeki besinleri alabilecek yapıdadır. Sık yapılan hata bu koşullar düşünüldüğün de orkidenin sık sık sulanma ve yüksek su ihtiyacı olduğunun zannedilmesidir. Oysa kökler gün için de çoğunlukla kurudur.

Orkide sulama kendi başına bir sanattır. Eğer bir orkide hastalanmışsa büyük ihtimalle yanlış sulamadan kaynaklanmıştır. Orkide sulama diğer ev çiçeklerini sulamaya benzemez. Bu sebeple yapılması gereken şey bitkinin yaşam koşullarına uygun sulama mantığını kavramaktır.

Orkide nasıl sulanır?

Daldırma yöntemi; Bu yöntem de suyun kök boğazını geçmesine izin vermeden saksı kova içerisine daldırılır. Tüm saksı materyali ıslanana kadar bekletilir. Sudan çıkarılan saksı, suyu süzülerek yerine kaldırılır. Eğer bir süre sonra saksı altlığın da su birikirse dökülür. Bu yöntem pratik ve kullanışlıdır ancak orkideleriniz de her hangi bir hastalık görülürse tek kovadan yapılan sulamalar da hastalığın diğer bitkilere sıçraması kaçınılmazdır.
Dökme sulama; Bu yöntem musluk altın da veya sulama kabıyla üstten sulama yöntemidir. Orkide sulama da genel kabul görmüş bir kural saksı harcı tamamen ıslanana kadar sulamaktır. Bu nedenle dökme sulama da bol suya ihtiyaç vardır. Eğer su kaynağınız orkideler için uygunsa çeşme altına tutarak sulama yapabilirsiniz.

Ne zaman sulama yapmalıyım?

Saksı ağırlığı ölçülerek sulama zamanı tespit edilebilir. Bu yöntem de önce suya doyurulmuş saksı ağırlığı not edilir. İlerleyen günler de bir kaç gün arayla tekrar saksı ağırlığı ölçülür.  Baş parmağınızı 1. boğumuna kadar saksı harcına soktuğunuz da eğer saksı harcı kurumuşsa sulama vakti gelmiş demektir bu ağırlık not edilerek ileri de yapılacak sulamalar da yalnızca saksı ağırlığı ölçülerek sulama zamanı tespit edilir. Aslın da sulama zamanı tespit etmede en iyi yöntem baş parmak yöntemidir. Ancak sürekli eller kirlendiği için biraz zahmetli olur. Özellikle ofiste orkide bakımı yapanlar için en uygun yöntem kurşun kalem yöntemidir. Bu yöntemde dışı boyalı, cilalı olmayan tahta kurşun kalem 2,5-3 cm kadar saksı harcının tam merkezine yakın yere batırılır. Zaman zaman kalemin ucu çıkarılıp kontrol edilir. Eğer kalem ucu kurumuşsa sulama yapılır.

Orkide kökleri her zaman nemli olmayı sevmez. Zaman zaman hafif kuruma ihtiyaçları vardır. Bu nedenle sulama zamanını tespit etmek orkideler için hayati önem taşır.

Sulama yaparken nelere dikkat etmeliyim?

Akşam sulamaları bakteriyel ve mantari hastalıklara davet gibidir. Bu nedenle sulama sabah veya öğle saatlerin de yapılmalıdır.

Sulama kök boğazını geçmeyecek şekilde yapılmalı yaprak aralarına su kaçırılmamalıdır. Eğer su kaçarsa kağıt mendille emdirilerek alınmalıdır.

Saksı altlığın da su kalmamasına dikkat edilmelidir.

Hastalıklı bitkiler varsa daldırma yöntemiyle sulama kesinlikle yapılmamalıdır.

Sulama suyu orkidenin bulunduğu ortamla aynı sıcaklıkta olmalıdır.

Ne sıklıkla sulama yapmalıyım?

Dünyanın en geniş çiçekli bitki ailesi için bu sorunun tek bir cevabı ne yazık ki yoktur. Cattleya gibi bazı orkide türleri kurumayı severler, paphiopedilum, phalaenopsis gibi orkide türleri ise her zaman biraz nemli kalmayı severler. Orkide türü yanın da bir çok değişik faktör sulama sıklığını etkiler.

Saksı Türü
Orkide bakımında toprak veya plastik saksılar kullanılabilir. Plastik saksılar yukarıdan aşağı doğru yavaş yavaş kururlar. Saksı üzeri kuru olsa dahi saksı merkezi nemli kalabilir. Bu nedenle daha seyrek sulanmalıdır.
Toprak saksılar gözenekli yapısı sayesin de çevreyle etkileşim halindedir. Plastik saksılara göre daha dengeli ancak daha hızlı kuruma yaparlar. Bu nedenle daha sık sulanmaları gerekir.

Saksı Harcı
Saksı harcı karışımına göre sulama sıklığı çok farklılık gösterebilir. Sphagnum yosunu gibi yüksek su tutucu bir malzeme veya ince taneli saksı harcı kullanılıyorsa seyrek sulama yapılmalıdır. Ağaç kabukları ve iri taneli saksı harçları çabuk kururlar bu sebeple daha sık sulanmaları gerekir.

Çevre
Buharlaşma hızı sulama sıklığını önemli ölçüde etkiler. Nemli yerler de, serin ve durgun havalar da buharlaşma yavaş olacağından seyrek sulama, kuru ortamlar da, sıcak havalar da ve hava sirkülasyonu olan yerler de kuruma çabuk olacağından sık sulama yapılmalıdır.

Ülkemiz orkide yetiştiricilerinin hem fikir olduğu sulama sıklığı; yazın hafta da 2-3 kez, kışın hafta da 1 veya 10 günde bir şeklindedir. Yukarda geniş anlatımı yapıldığı üzere kesin tarifin olmadığını vurgulamakta fayda var. Genel sulama sıklığını vermekte ki amaç olası yanlışlıklardan korumaktır.

Sulama suyu nasıl olmalıdır?

Orkideler su ihtiyacını süngerimsi kökleri sayesin de hava neminden ve yağmurdan karşılarlar. Yağmurun yapısı incelendiğin de içerisin de yer yüzünden havalanan toz zerrecikleri, çeşitli mineraller ve polenler bulunur, toplam çözünmüş madde miktarı (EC) çok azdır. Bu koşullar düşünüldüğün de sulama suyu çok az tuz içermelidir. Yani sulama suyumuzun EC değeri düşük olmalıdır.

Toplam çözünmüş madde miktarı (Yaklaşık değerlerdir)
Şebeke suyu 0,5-0,7 ms/cm
Kaynak suyu 0,25 ms/cm ( Şişe suların üzerinde EC olarak yazar )
Yağmur suyu 0,02-0,1 ms/cm

Sulama da kullanılabilecek sular
  1. Yağmur suyu
  2. Kaynak suları
  3. Şehir şebeke suyu
  4. Ters ozmoz RO (Reverse osmosis)
  5. Deiyonize su
Şehir şebeke suları orkideler için genel de uygun olmamasına karşın son zamanlar da üretilen hibrit türler musluk sularında ki tuzu tolere edebilecek türlerdir. Eğer musluk suyu kullanılacaksa bir kaç gün güneşte dinlendirilerek klorun uzaklaşması sağlanmalıdır. Şebeke suyuyla yapılan sulamalar da saksı harcı üzerin de beyaz renkli tortu oluşuyorsa yeni bir su kaynağı bulmakta fayda vardır.

Su kalitesi gübreleme işlemini yakından ilgilendirmektedir. Su kaliteniz düşükse yalnızca gübreleme dönemlerin de daha kaliteli sulama suyu kullanırsanız orkideleriniz tuz zararı görmeyecektir. Temiz su kaynaklarıyla zaman zaman yapılan sulama, fazla tuzları temizlemenize yardımcı olacaktır.

Tamamen iyonlarından arındırılmış sular yalnız başına kullanılmamalı şebeke suyu gibi başka bir suyla harmanlanarak kullanılmalıdır

Orkide Nasıl Budanır?


Phaleonopsis Orkide Budama
Orkideler genellikle ölü kısımların çıkarılması, şekil verilme ve yeniden çiçeklendirme amacıyla budanır. Orkideleri sık budamaya gerek yoktur. Budama işlemi eylül kasım ayları arasında yapılmalıdır. Orkideler fungal ve bakteriyel enfeksiyonlara karşı son derece duyarlı olduğundan budama işlemi yapılırken elimizi anti bakteriyel bir sabunla temizleyip budama işlemine başlamalıyız. Budama da kullanacağımız makas seyreltilmiş çamaşır suyuyla dezenfekte edilmiş olmalı eğer bir kaç farklı bitkide kullanılacaksa her bitkiye geçişte çamaşır suyu dolu kovaya 1-2 dakika batırılmak suretiyle kullanılmalıdır. 

Budama da kurumuş ve sararmış yapraklarla kuru çiçek sapları gövdeye yakın yerden kesilip çıkarılmalı gövdeye zarar vermemeye özen gösterilmelidir. Canlılığını yitirmiş ölü kökler temizlendikten sonra tarçın veyakömür tozu serpilerek bakteri oluşumu engellenmelidir.

Phalaenopsis orkide nasıl budanır?

Phalaenopsis türü orkideler aynı çiçek sapından yılda iki üç kez çiçeklenebilir. Yeniden çiçeklendirme için çiçeklenme döneminin sonunda çiçek sapı yeşilken yaklaşık olarak çiçek sapının ortasından veya aşağıdan yukarı çiçek gözleri sayıldığında 3. gözün 2-3 cm üstünden çiçek sapı kesilmelidir. Bazı profesyonel yetiştiriciler 2. gözden kesip daha büyük çiçekler elde edebiliyor ancak bu işlem risk taşıdığından yeni orkide yetiştiriclerinin bunu yapmamaları daha doğru olacaktır. Çiçek sapı kahverengileşmiş ve tamamen kurumuşsa çiçek gövdesine yakın yerden kesip çıkarılmalıdır. Telaşlanmayın bir süre sonra orkideniz yeni çiçek sapı üretecek çiçeklenmeye devam edecektir.

Orkide Topragi Hazırlama


Başarılı orkide yetiştirmenin bir diğer altın kuralı orkidenin yaşam koşullarını ve isteklerini iyi bilerek bunlara doğru cevaplar verebilmekten geçer. Orkidedoğal yaşamda çoğunlukla tropikal orman altlarında fakat ağaç üstlerin de kökleri hava da asılı şekilde yaşar (epifitik). Tropikal orman koşulları düşünüldüğün de günde bir kez yağan yağmurla bitki ıslanır. Orman altlarında yaşam sert rüzgarlardan korunaklı, yüksek nem içerikli ve güneş ışınları yapraklardan süzüldüğü için gölgedir. Orkideler üzerinde yaşadıkları ağaçların besinlerini emen parazit bitkiler değildir. Besin ağaç yarıklarına biriken organik çürüntüler, köklerin emdiği yağmur suyundan ve kuşların gübrelerinden elde edilir. Orkide bakımın da en önemli konu ise bitkinin ve köklerin yüksek nem ihtiyaçları karşılanırken kök çevresinin hava akımlarından maksimum fayda sağlaması gerekliliğidir.

Orkidenin isteklerini bilmemiz yanın da bizim orkidelere ne verebileceğimiz konusuna gelirsek işte toprak seçimin de esas püf nokta buradan başlar. Çünkü orkidelerin istekleri aynı olmasına karşın bizim orkidelere baktığımız ortamlar bir birinden çok farklıdır. Hazır saksı harçları yada satın aldığınız orkidenin saksı harcı genel kullanım amaçlı hazırlanmış saksı harçlarıdır. Ne yaşadığınız bölgenin iklim özellikleri, ne sizin bakım şartlarınız ne de bitkinin durumu düşünülmemiştir.

En iyi saksı harcını nasıl hazırlarım?

Saksı harcı hazırlamaya başlamadan önce bakım koşullarını tespit edin.

Sulama sıklığınıza dikkat edin. Sık sulama yapıyorsanız drenajı yüksek, yavaş bozulan malzemeler tercih edin.

Orkidenizin türünü öğrenin. Bazı karada yaşayan orkideler (terrestrial) her zaman nemli kalmaktan hoşlanır. Epifitik orkideler ise iki sulama arasında biraz kurumak isterler.

Bitkinizin gelişim durumunu araştırın. Genelde yetişkin bitkiler iri taneli, genç bitkiler ince taneli saksı malzemelerinden hoşlanır.

Kök durumunu inceleyin. Kalın köklü orkideler daha yüksek oksijene ihtiyaç duyarlar. Bu sebeple iri taneli malzemeler tercih edin.

İklim özelliklerinizi belirleyin. Nemli iklimlerde havalanma kapasitesi yüksek, kurak iklimlerde ise su tutma kapasitesi yüksek malzemeler tercih edin.

En iyi saksı karışımının hangisi olduğuna bitkinin karar vereceğini unutmayın. Bitkiyi gözlemleyerek gelecek yıllarda nasıl bir karışım oluşturmanız gerektiği hakkında bilgi toplayın.

Orkide toprağı nedir?

Hindistan cevizi lifi, strafor köpük ve
odun kömüründen  oluşan saksı toprağı
Orkide toprağı olarak tarif edilmesine karşın karasal orkideler dışında hiçbir orkide türünde sıradan saksı toprağı veya bahçe toprağı kullanılmaz. Orkide toprağından kasıt orkideler için özel olarak hazırlanan saksı karışımlarıdır. Genel olarak saksı harcında odun kömürü kırıntıları, sphagnum yosunu, eğrelti otu, perlit, pomza, ağaç kabukları, strafor köpükler gibi çeşitli malzemeler kullanılır.

Odun kömürü; Mangal kömürü kırıntıları hafif ve su tutma kapasitleri olan bir materyaldir. Orkide köklerine serpilmek suretiyle anti bakteriyel olarak kullanılır. Ayrıca toksik maddeleri bağlama özelliği vardır.

Hindistan cevizi lifleri (Coco peat);  Hindistan cevizi kabuklarından elde edilir. Kuru ağırlığının 8-9 katı su tutma kapasitesine sahiptir. Ağaç kabuklarından daha geç bozunan hava geçirgenliği yüksek organik bir malzeme. Kullanılmadan önce tuz içeriğinin giderildiğinden emin olunmalıdır.

Ezilmiş Şişe Mantarı; Çok hafif ve hava geçirgenliği yüksek bir malzemedir. Kolay bozunmaz. Epifitik orkideler için kullanılır.

Kompost; Organik atıkların kontrollü şartlarda bakterilerce ayrıştırılması sonucu oluşan malzeme. Bünyesinde bol miktarda humus bulundurur. Dengeli bir besleme sağladığından tercih edilir. Yalnızca karasal orkideler için kullanılır.

Pomza; Volkanik faliyetler sonucu oluşan bir tür camsı kaya. Hiç bozunmayan hava geçirgenliği yüksek su tutma kapasitesi iyi bir malzemedir.

Perlit; Hafif, bol gözenekli, iyi su tutan ve hiç bozunmayan bir malzeme. Orkide fideleri ve epifitik orkideler için kullanılır.

Ağaç Kabuğu; Yavaş ayrışan havadar bir malzemedir. Duruma göre çeşitli boyutlarda kullanılır.

Starfor Köpük; Saksı altlarında drenaj artırıcı olarak kullanılır. Bozunmaz çok hafiftir. Su ve besinleri tutmadığı için yalnız başına kullanılmaz.

Sphagnum yosunu (Sphagnum moss); Bataklıklarda yetişen bir tür yosundur. Tek başına kullanıldığı gibi karışım halinde de kullanılabilir. Hem havadar hemde çok iyi nem tutar. Nem seven orkideler bu malzeme içinde yetiştirilir. Ayrıca fideler için ve köklendirme işlemi için idealdir.

Osmunda yosunu; Osmunda eğrelti otunun kökünden meydana gelir. Yavaş bozunur. Bulması zor ve çok pahalıdır.

Orkide Toprağı Karışımı Hazırlama

Genel olarak orkidenizin durumu düşünüldüğünde orkide çabuk kuruyorsa toprak saksı veya sepet  gibi çabuk kuruyan saksılar yerine plastik saksıları tercih edin ve küçük taneli saksı karışımını kullanın. Eğer orkidenizin toprağı sulandıktan sonra çamurlaşıyorsa ve ıslaklık uzun süre gitmiyorsa toprak saksılar ve kaba taneli saksı karışımı kullanın.

Küçük taneli saksı karışımı 

Tüm orkide fideleri ve ince köklü orkideler için kullanılabilecek genel amaçlı bir orkide saksı karışımıdır.
  • 4 Ölçek Sekoya, göknar (köknar) ağacı kabukları veya hindistan cevizi kabuğu parçaları. Yaklaşık olarak parça boyutu 6mm civarın da olmalıdır.
  • 1 Ölçek odun kömürü (mangal kömürü)
  • 1 Ölçek perlit (3-6 mm)  Standart tarım perliti 1-5 mm dir. Bu sebeple elenip küçük taneler çıkarılırsa daha iyi sonuç alınır.
Orta taneli saksı karışımı 

Karışım materyallerinin ortalama tane boyutu 6-9 mm arasında olmalıdır. Yetişkin orkideler ve cattleyasphalaenopsis gibi oksijen isteği fazla orkideler için ideal bir karışımdır.
  • 4 Ölçek göknar ağacı kabuğu veya hindistan cevizi kabuğu parçaları.
  • 1 Ölçek odun kömürü
  • 1 Ölçek perlit.
Ülkemiz de göknar ormanları çok olmasına karşın ulaşılabilirlikte bazı sıkıntılar vardır. Bu sebeple bulunamayan materyaller alternatifleriyle değiştirilebilir. Perlit yoksa pomza, göknar yoksa fıstık çamı veya şişe mantarı parçaları tercih edilebilir. Kendi karışımımızı kendimiz hazırlayacak olursak taze fıstık çamı kabukları reçinesi uçana kadar en az 1 yıl bekletilmeli veya açıkta beklemiş kabuklar kullanılmalıdır. Temin edilen ağaç kabukları kullanılmadan önce 30 dakika buhar banyosuna tutulmalı veya ıslatılmış kabuklar fırında yanmayacak şekilde ısıtılarak dezenfekte edilmelidir

Orkide Nasıl Çoğaltılır

Orkide üretiminin bir kaç değişik yolu var. Laboratuvar ortamına ihtiyaç duyan üretim şekilleri gerçekten çok güç ortamlar. Ev için en uygun üretim yöntemleri vejetatif üretim yolları. Hem daha hızlı çiçekli bitkiler elde edilebiliyor hemde uygulaması kolay yollar.

Tohumla üretim

Dünyanın en küçük tohumlu bitkisi orkideler. Bir aspirin ağırlığına yüz bin orkide tohumu sığdığı düşünülürse boyutları daha net hayal edilebilir. Kendi besinlerini karşılayamadıkları için bazı mantar türleriyle simbiyotik ilişkiye girip çimlenme için gerekli enerjiyi sağlamaları gerekiyor. Laboratuvar şartlarında mantarla aşılanan tohumlar kavanozlara ekilerek çimlenmesi sağlanıyor. Bazı orkide türlerinin çimlenmesi için 10-12 yıl gibi uzun bir süre gerekli, orkidelerin nesillerinin tehlike de olmasının başlıca sebebi çimlemesinde ki güçlüktür.
Doku kültürü ile üretim

Doku kültürüyle üretim

Bitkinin çeşitli yerlerinden kesilen parçalarının steril kavanozlar içerisinde ihtiyacı olan tüm şartların yerine getirildiği özel beslenme solüsyonlarında çoğaltılıp köklendirilmesi işlemidir. Bu yolla elde edilen bitkiler anne bitkinin genetik olarak tıpa tıp aynısı olduğu için üstün melez orkide türlerinin üretilmesinde bu yol tercih ediliyor.

Ayırma İle Üretim

Sympodial Orkidelerin Çoğaltılması
Bu tür orkideler tek bir gövdeden yan yana simpodial olarak gelişim gösterirler. Ne kadar çok bitki gövdesi olursa olsun hepsi tek kök sistemine bağlı yani aynı bitkidir. Bu yüzden az sayıda gövdeli bitkiler ayrılırsa gelecek yıl kendini tam toparlayamayacağı için çiçeklenme gerçekleşmeyecektir. Büyüme mevsimine doğru ve çiçeksizken yapılan ayırma işlemleri daha başarılı olmaktadır.

Ayırma İşlemi
Saksı değişim zamanın da ayırma işlemi yapmak en iyi yoldur. 8 den fazla gövdesi bulunan orkideler ikiye bölünebilir.
  • Bunun için saksıdan çıkarılan bitki köklerindeki saksı harcından tamamen temizlenir. Bitki temiz ve steril bir bıçak ile eşit şekilde iki bölüme ayrılır.
  • Buruşmuş yapraklar ve ölü kökler temizlendikten sonra yeni harçla saksıya dikilir.
  • Dikim işleminde söküldüğü saksı harcı seviyesi ile aynı seviyeden dikilmelidir.
  • Gölge ve nemli bir yere kaldırılan orkideler bir hafta bekletildikten sonra normal bakım yerine alınır. 4-6 Hafta içinde yeni sürgünler görülecektir.

Keiki ile Üretim

Keiki
Hawai dilinde keiki bebek anlamına gelir. Orkideler bazen kendiliklerinden bazende  yeterli bakım koşulları sağlanmadığında veya bakım periyotları bozulduğunda yavru üreterek çoğalma eğilimine girerler. Çiçek sapında önce yeni yapraklar gelişir daha sonra bu yapraklardan kökler çıkmaya başlar. Anne bitkinin genetik olarak tıpa tıp aynısı olan yavru orkideler yeterli büyüklüğe geldiklerinde başka bir saksıya ayrılarak yeni orkideler üretilebilir. Bu tür gelişim görülen en bilinen türler Dendrobium, Phalaenopsis, Oncidium, ve Epidendrum dur.

Bebek Orkidelerin AyrılmasıBunun için keikinin bulunduğu çiçek sapı altta ve üstte bulunan gözlere yakın yerlerinden yaklaşık olarak 5-6 cm uzaklıktan kesip çıkarın. Keskin ve steril bir bıçak kullanmayı ihmal etmeyin.

Kökleri ılık su içinde iyice yıkayın. Su kökleri yumuşatacak, elastikiyet kazandıracak ve köklerin saksı içine zarar görmeden daha rahat oturtulmasını sağlayacaktır.

Köklerin rahat sığacağı anne bitkiden biraz daha küçük bir saksıya yerleştirin.

Anne bitkinin saksı harcına benzer ancak biraz daha küçük tane boyutlarından oluşan saksı harcına dikin. Dikim esnasında kökler saksı harcından altta, büyüme noktaları ve kesilen çiçek saplarının ise saksı harcından üstte olmasına dikkat edin.

Gölge ve sıcak bir yere alın. Bebek orkideler anne orkidelerden biraz daha sıcaktan ve yüksek nemden hoşlanırlar.

Çok sayıda orkideniz varsa üzerine bakım kartı yerleştirip, bitkinin adını, saksı değişim tarihi gibi bilgileri not edin.

Keikiler alındığı yerde ilk büyüme belirtilerini gösterdiklerinde anne orkidenin yanına alınarak anneyle aynı bakım uygulamarı yapılarak yetiştirilmeye devam edilir. Yaklaşık olarak keikiler 18 - 24 ay sonra ilk çiçeklerini vereceklerdir.